nothing really ends

The plan it wasn't much of a plan
I just started walking
I had enough of this old town
had nothing else to do
It was one of those nights
you wonder how nobody died
we started talking
You didn't come here to have fun
you said: "well I just came for you"

But do you still love me?
do you feel the same
Do I have a chance
of doing that old dance
with someone I've been
pushing away

And touch we touched the soul
the very soul, the soul of what we were then
With the old schemes of shattered dreams
lying on the floor
You looked at me
no more than sympathy
my lies you have heard them
My stories you have laughed with
my clothes you have torn

And do you still love me?
do you feel the same
And do I have a chance
of doing that old dance again
Is it too late for some of that romance again
Let's go away, we'll never have the chance again

You lost that feeling
You want it again
More than I'm feeling
you'll never get
You've had a go at
all that you know
You lost that feeling
so come down and show

Don't say goodbye
let accusations fly
like in that movie
You know the one where Martin Sheen
waves his arm to the girl on the street
I once told a friend
that nothing really ends
no one can prove it
So I'm asking you now
could it possibly be
that you still love me?
And do you feel the same
Do I have a chance
of doing that old dance again
Is it too late for some of that romance again
Let's go away, we'll never have the chance again

I take it all from you
I take it all from you
I take it all from you
I take it all from you

I take it all from you
I take it all from you

bir de bu var tabi...

içimdeki yarısı çatlak o septik kaltak...annemin çocuğunu kurtaran kız işde o ama onu hiçbirimiz takdir etmiyoruz.çünkü ondan herşey beklenir.o bir savaşçı.hayatta kalmak için yapamayacağı şey yok.içimizdeki yarısı çatlak septik kaltakları takdir etmeyi bir türlü öğrenemiyoruz.
belki de o güzel çocuklar ölseler daha iyi olucaktı.

nothing really ends..

bilgisayarımın başında oturuyorum.yanımdaki koltukta da annem.masa üstündeki çocuk resmime bakıp,sanki ben orda değilmişim gibi konuşmaya başlıyor.belli ki başka bi çocukla konuşuyor,doğurduğu tatlı çocukla,benimle değil...canım benim diyor..keşke doğurmasaydım seni...canım benim..bu kadar acı çekiceğini bilseydim.
anneme bakıyorum.o çocuk benim.yaşamayı başardım işte,neden benim için sevinmiyorsun ki...çocuğunu yaşattım işte.
bakıyor ama görmüyor.onun çocuğu ben değilim.kim bilir nerde artık bırakmış bana baktığında o çocuğu görmeyi..ben bakmakla yükümlü olduğu bir ev hayvanı gibiyim.zul gelse de sokağa atmaya vijdanının el vermediği...çocuğa bakıyorum..bana bakıyorum.
bir şeyler çok yanlış.tanrım bir şeyler çok yanlış.öyle geri dönüşsüz bir yerde duruyorum ki,çaresizlikten çığlıklar atmak istiyorum..geriye dönüp bakamıyorum.bakamıyorum işte.dönüp o çocuğun gözleriyle karşılaşırım diye,asla arkama bakamıyorum.

They're fooling me again and again

Sometimes I feel like going down south ( Sometimes I'm feeling alright)
Sometimes I feel like I'm over and out (Sometimes I'm losing my mind)
Talking talking talking about (Sometimes the day is the night)
Into temptation, over in doubt (Sometimes I don't wanna fight)
Hold me now,
I'm hoping that you can explain
Little Arithmetics
Got me down, they're fooling me again and again
Little Arithmetics
Got me down

this elevator only takes one down

Cause it's so hard, to keep the dream alive
Cause if it all comes down to this, how will......
You move me,
you move me,
you move me round and round,
I guess....






He went to the bottom, put his soul on fire
He went to the bottom, put his soul on fire

Maybe he got the rhyme
Maybe he got the eyes
Maybe he got the time counterclock wise

He said...., he said....

Maybe he got the song
Maybe he got the size
Maybe he got it wrong counterclock wise

He said: "No more loud music"
He said: "No more loud music"
He said: "No more loud music"
He said: "No more loud music"

come forward,I've been lookin' for you

hey.

merhaba??

orda ol?

orda mısın?

tam şimdi,şu anda evet demelisin.

evet.

ulaşamadığımdan değil de,ulaşmadım uzundur ,denemedim ulaşmayı.bir gün yapıcağımı bildiğimden belki,vazgeçtiğimden değil,bilmen gerek.Bahar gelir gibi yaptığında nabzım iki katına çıkıyor.Her yağmur daha çok yaralar oluyor beni bu zaman belki ama,hastalığım şehre yayılmıyor neyseki.Nedense şehir,pek de sallamıyor bu aralar beni,şehrin beni unutacağı kadar zaman geçti aradan belki.zaten sokaklar da boşalmış,yerlerini çoktan almış olması gereken jenerasyon sanıyorum şu aralar bilgisayar başında.

ne anlatıyorum?

bu bi çeşit monolog çabası olabilir mi?

ne zamandır yapmıyorum böyle şeyler,kendimle konuşmak dışında bi mucizem kalmadı.bilmiyorum ki insan mucize diyebilir mi kendisiyle konuşmasına.Ben hakkını verdiğimi söyleyebilirim yine de.

kaç yaşına geldin? ben biraz yorgun gibiyim,bahardan belki belki de geçmiş baharların çokluğundan,ya da her bahara bu kadar heyecanlanmamdan...ne kadar dinlensem geçmiyor.bende kendimi boyayıp boyayıp atıyorum sokaklara,konfeti gibi yağıyorum,yağıyorum da ne oluyor???tanıdık bir omza düşemedikten sonra...gerçi tanıdık omuzların da bi faydasını gördüm diyemem ama en azından konuşmaksızın çakmaklarını isteyebilirim,belki kalbini içine doldurduğun çakmak tam da odur.

öyle olsa ne güzel olur.

hey.

merhaba.

gözdeyim ben.

öyleydim.

orda mısın?

orda ol?

Tam şimdi, şu anda "Evet" demelisin.

Evet.

Silence is not the way??

Bunca yılın sonunda gördüm ki tanrı beni sabırlı biri yapmış.Dişlerimi sıkmaktan konuşamaz oldum.Ses çıkarsam ,birileri tam orta yerimdeki konserveyi çekmiş gibi dağılıvericem..
Gözlerim kızarana kadar gördüm herşeyi,artık bakmak istemiyorum.
Haksızlığın Moskovasıyım ben.Can acısının eksenine oturup ayaklarımı aşağıya sarkıtıyorum.Sakin ol diyorum kendime.Dünya sen istemediğin sürece sona ermeyecekti ya.
belki de artık sona ersin istiyorum dünya.

Tanrım,Lütfen,Her nerdeysen,beni artık yutar mısın???

skeletons in my closet

1-Oscar Wilde
2-Leonard Cohen
3-Samuel Beckett
4-J.D.Salinger
5-Chuck Palahniuk
6-Douglas Adams
7-Tom Robbins
8-Boris Vian
9-T.S.Eliot
10-W.S.Burroughs

ahhh kalbim...

take one last look at this sacred heart,before it blows.....
everybody knows...
everybody knows,its coming apart..

give me leonard cohen afterworld so i can sigh eternally

yeni yanma

Bu yanmadan sıkılalı çok olmuştu diyecektim ki çoktandır yakıyor için için travma konsolu kozmomanyetik kompressor…

ölmeden önce kaybedilen dostlardanım ben diri diri gömüldüğüm benlik çıkmazını kimseye kakalayacak değilim burda ama ben diyorum yine de sen gibi, evet küçük kadın, ben de sıkıldım artık… yeni bir aşka köpek olmak aldatılmaktır bende, ben de aldatılmanın kitabını tuvalette okuyanlardanım… sıçarsın, kıçını silersin yapraklarına kuşunun… sabır dediğin bu mu, bu mudur yaşamak dediğin: küçük ani baskınlardan kaçarak hiçbirşey olmamış gibi yaşayarak… diretmek gerek dedim değişmek için süreler vermek kendime de… süreler sürüleri kovaladı, çoban oldum yerinde kafam patladı düşen tuğlasından fabrikanın, adam oldum evinde kafam patladı, bu gece şimdi aldığım huzuru alıcam derken… derken, sen de bir sinir yaptın ki, muhteşem… seni seviyorum, hay aksi şeytan.. bırakmadın yakamı da yere bakar yürür ettin beni, gözlerim de yanlış etmesin sevgime derken… bir bilebileseydik aşk için birşeylerrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr

yapmak da güzel, edilgen olmak da eşiğinde dizlerin beşiğinin

sistik yanma

bu benim kendimi hiç bilmediğim inim.belli ki bi vahşi hayvan olmaya son derece yakın duruyorum.baharsa ve cohen çalıyorsa ,güneş beynimin kıvrımlarını ütüler de belki daha sakin düşünmeye başlarım diye,parklara gitmem lazım.parklara şişelerden setler çekmem lazım ki beni parçalamak isteyen diğer vahşi hayvan sürüleri yaklaşmasın yanıma,ya da yaklaşsın,testesterondan yumak yapıp oynamışlığım çok oldu benim de,arkadaşlarımın ihanetlerine pek alışamadım. Düşündükleri şeyleri nasıl olup da düşünebildiklerini çözememek benim yetersizliğimden değil onların hainliğinden belki ama hep onlar çocuk kalıyor ben hain oluyorum.bi de tam tersi var.bi kaç çeşit arkadaş var demek ki şu hayatta.cır cır böcekleri neden gelmezler bu şehre? Onların sesi kadar sakinleştiren çok az şey var beni bi de çam kokusu.bi de janis joplin.içimde bi yerlerde duruyor o hafif tombul kırmızı yanaklı hippimsi kız ama çorapları kaçık ,makyajı dağılmış kırmızı konversli junkie de duruyo işte.aralarına kodein moleküllerinden duvar yaptım parçalamasın o septik sürtük hippimi diye.her şey beklenir ondan.kuşlar evde beslemek ya da sapanla vurmak için yapılmamışlar ama bunu kimsenin bilmesi beklenmiyo nedense.bisürü kapılar kapaklar falan var etrafta lakin giricek delik bulamıyoruz bazen.sen kapakları bilirsin arkasına saklanmayı da.bende kapılar çarpmayı,kapıları yerinden sökmeyi.yerinden sökülmüş kapılar koleksiyonu yapsam ,koleksiyonumu koyacağım kadar geniş alanım yok.o zaman durmasın bağırsın içimizdeki piyonkolar,eskiden insanlar yaşarlarmış bu gezegende.

Gezegeni geze geze bi yere varamadık , yanlış anlaşılmalardan kaleler yaptık.durmayalım içlerine saklanalım hemen.

Bazen bi yanlış anlaşılma bile kulağa hiç anlaşılmamakdan iyi gelebiliyo.

Ata olduğum zaman bu da benim sözüm olsun o zaman.

something's must go this way

i'm waking up so fast
to see myself staring back at me
i laugh and ask about
what was this dream i had
what am i trying to hide
let's hear the secret that you keep
i've been misunderstood
until it all came to me

it's out there
the state of blinded grace
it keeps us waiting at the door
where is it
the pantoms liberty
it's hiding all that we know
we're pushing back the time
to breathe it in with a staffled grin
i know i must admit
some things must go this way

what am i trying to hide
let's hear the secret that you keep
i've been misunderstood
until it all came to me

oi va voi -black sheep

I've had enough of all the clichés
Out of sight is out of my mind
I've had enough of all the life-changing advice
They invent to pull the wool over my eyes.
I've had enough of all the clichés
The thought that nothing is even enough
I'm fine until the fears they catch me unawares
Creep up and start to whisper sweet nothings in my ears.

I'm sending out thins tune
To places I once knew
To all the people I have lost
I'm sending out this tune
To another place and time
To another day in my life.

I've had enough of all the clichés
Sticks and stones they never break me in
But every single word, no matter how absurd,
Leaves the faintest trace under my skin.
I've had enough of all the clichés
I don't assume the things i cannot see.
I try not to be rash to ponder all the facts
But false conclusions always seem to jump to me.

I'm sending out thins tune
To places I once knew
To all the people I have lost
I'm sending out this tune
To another space and time
To another day in my life.

Makes no difference
When I try
The numbers all
Multiply.

http://www.youtube.com/watch?v=37d2mxXcEco

I'll be forever lovin' and missin' you man..

I'm sending out this tune
To places I once knew
To all the people I have lost
I'm sending out this tune
To another space and time
To another day in my life.

the point is...where is the point????

She said you can do anything you want.
She said you can be with anyone.
She said you can go anywhere you want
She said.
She said you can say anything you need.
She said you can be anywhere you feel.
She said just pick up the phone.
(confusion the waitress.)

She said dont go dark on me again.
She said.
She said the silence in the silence
I see you my confidence
She said.

She said loophole how are you.
She said oh no once again the superstar.
She said he loves you but can you name me his children.
She said oh the God you lost again.
She said the colour of your boyfriend.
She said get out of bed. answer the phone.

She said in the belly of st pauls again.
She said goodyear rubber man.
She said Im smiling with the sun.
She said two years is a small price.
She said loophole. how are you.
She said once again the superstar.
She said look at the size of it.
She said.

She said you can do anything you want.
She said you can be with anyone.
She said you can go anywhere you want
She said.
She said you can say anything you need.
She said you can be anywhere you feel.
She said just pick up the phone.

Butterfly #1

Hadi yaz, arlanmış baş kahraman mı,baş arıza mı? Başım ağrıyorlar evinize gelmişler,kocaman şemsiyeleriyle gezip yer altında kaynayan lavlar için ayaklarının altlarına buz koyup geçmişler güneyi kuzeye bağlayan yollardan, tek sıra halinde yürüyerek buldukları ilk yumuşak kumda şemsiyelerini saplayıp "Artık bizim evimiz burası" diye bağırırlar şimdi.Hadi söylesin diğerleri; "Bi zamanlar insanlar yaşarlarmış bu gezegende..."

based on a blue story..
B.T.