24 Kasım 2008 Pazartesi

what harsh reality ??

herşeyin çok zor gelmesi kadar sıkıntı veren bişey herşeyin çok kolay gelmesi.büyük olasılıkla basitçe nasıl bir his olduğunu hatırlamadığımdan.bazen düşünüyorum etrafımdaki tüm bu karmaşayı ben yaratıyor olabilir miyim?yani belki de tarihin şakasına kurban gitmiyorum da tarihi etrafımda döndürüyorum...belki de saçlarından tutup??
bir yere vardığım yok tabi..yani gerçek hayat falan..bi çok insanı ikna ediyor düzgün bir gerçek hayat, net bir kafan olduğuna,oysa ben biliyorum ki fake'lerin kraliçesiyim...gündüz derslere girip çocuklara farelerrrr diye bağırıp akşam evde olmayan fareleri yakalarım. bu yüzden şu an içinde bulunduğum boşluk,sorumsuzluk, recklessness, bişey ifade etmiyor bana şu an.ama hepimiz biliyoruz artık değil mi yarım saat sonra bişeyler ifade edebilir ve o ifade beni dizlerimin üzerine çökertebilir.tabi sık sık çökertmeden çıkmışlığımız bize halilin yalova kaymakamı gibi bişey olduğunu da düşündürebilir.(bahsi geçen halil gerçek bir insan değildir.)(Ama mekanlar gerçek)
evet geleceğe giderken pasta çatalıyla silahlanıyor olabilirim ama salak değilim.(bunu okuyan insanlar içinde en az iki kişi var bunu bilebilecek.)
ruhun kurtuluşu....ruhun kurtuluşu...nasıl oldu da dinden bu kadar uzak büyüyebildim,bi çok derde deva olabilirdi inansaydım,herşey çok kolay olabilirdi,ve belki öyle olursa ben de kolayı seviyor olabilirdim.

ben eski yara açacaklarına yara bantları hediye etmeyi seven bir pot kıracağıyım.
bu böyle biline.

2 Yorum:

Blogger shadowboxer dedi ki...

her şey çok zor gelebiliyor sıklıkla ama her şeyin çok kolay gelmesi yeni bir his olacağından tarafımca memnuniyet ile karşılanabilirdi, bahsi geçen "her şey" kümesinin bir sınırı var mı merak içerisindeyim yine de.. her şey derken?

tarihin şakasına filan kurban gitmiyorsun elbette, kurban olabilecek gibi bi zekaya sahip olmaman da senin lanetin olabilir..

çökertmeden çıkacak bir halil'e aşina değiliz, bu bahsi geçen halil'i tanımış da değiliz, çökertebiliriz, belki bir gün çökebiliriz de, hasretle yıllarca bunu beklemedik mi?

kastedilen "öyle bir çökmek ki, bir daha ayağa kalkamamak" cümlesindeki gizli özne olmak istemektir..ne gizli ne aşikar, çöktüysek de bilerek ve isteyerek olduğundan genellikle hikayenin sonu "öyle bir hızla kalkmak ki, kimse anlayamamak" şeklinde son buldu, gizli öznelerin kraliçesi fake g.'nin kendisi bile diyelim..
(mekanların gerçekliğinden de şüphem var ciğerim, emin değilim..)

benimle pasta çatalı ile silahlandığım için geçmişte uzun süreler boyu yüksek şiddetli bir dalga boyundan dalga geçen sen, geleceğe giderken ödünç aldığın bu müstesna fikrim ile desteğimi ve takdirimi kazandın, dürt onları g., arkandayım.. elbette salak değilsin! (ben de değilim, bunu bilen sen varsın, ben varım, 2 ettik..)

neye olduğunun çok da bir önemi olmaksızın, bir şeylere inanabilseydin, belki hakkaten bir şeyler çok kolay ya da en azından çok daha kolay olabilirdi..

yara bantları fazla kanamayan yaralar için olup, şahsım acil yardım kitlerinden yanadır,
bu da böyle biline.

24 Kasım 2008 03:33

 
Anonymous Adsız dedi ki...

Bu yorum yazar tarafından silindi.

26 Kasım 2008 07:12

 

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa